Çocuğum Yemek Yemiyor
Çocuğu yemek yemeyen veya seçici beslenen ebeveynler için hazırladığımız blog yazımız.Keyifli okumalar!
S.Ecem Birdal
11/11/20252 min read
“Aç Kalınca Yer” Mi? Yemek Yemeyen Çocuğa Doğru Yaklaşım Ne Olmalı?
Çocuğunuz yemek yemiyor ve çevrenizden “Aç kalınca yer”, “Bırak acıksın” gibi öneriler mi alıyorsunuz? Öyleyse siz de bu süreci yaşayan birçok ebeveynle aynı yoldasınız. Ancak bu yaklaşımlar ne yazık ki çocuklarda kalıcı çözümler sunmuyor, hatta daha büyük sorunlara yol açabiliyor.
Gerçek Şu: Yemek Yemeyen Çocuk, Gerçekten Yemiyor
“Çocuğum yemek yemiyor” diyen ebeveynlerin yaşadığı çaresizliği sadece onlar bilir. Genellikle dışarıdan bakıldığında bu durum hafife alınır ve geçici bir dönem olarak görülür. Oysa birçok çocuk için bu, sadece geçici bir dönem değil, ciddi bir beslenme bozukluğu göstergesi olabilir.
Çevreden gelen öneriler ise çoğu zaman faydadan çok baskı oluşturur:
“Büyüyünce yer.”
“Aç kalınca nasıl olsa yer.”
“İnat etme, yeterince acıkmamış demek ki.”
Bu söylemler, çocuğun yemekle olan ilişkisini daha da zedeler. Çünkü bu çocuklar genellikle “canı istemiyor” diye değil, gerçekten duyusal hassasiyet, ağız motor becerilerinde yetersizlik, ya da olumsuz yemek deneyimleri nedeniyle yemek yemiyor olabilir.
Ekranla Yemek Bir Çözüm mü?
Birçok ebeveyn, çocuğun önüne ekran koyarak yemek yedirmeye çalışır. Başlangıçta işe yarıyor gibi görünse de, bu yöntem de bir süre sonra etkisini yitirir. Üstelik ekranla yemek yeme, çocuğun farkındalıkla beslenme becerisini engeller ve yemeği bir görev gibi algılamasına neden olur.
Zamanla çocuk ekranla bile yemek yemez hale geldiğinde, durum sağlığı tehdit eden ve gelişimi olumsuz etkileyen bir noktaya gelir.
Çözüm: Beslenme Terapisi ile Bilimsel Yaklaşım
Bu noktada çocuk mutlaka bir uzman tarafından değerlendirilmelidir. Beslenme terapisi, çocuğun yemek yememesinin altında yatan duyusal, motor veya davranışsal nedenleri anlamayı ve buna özel bir yol haritası oluşturmayı hedefler.
Beslenme terapisi kapsamında:
Çocuğun yemekle ilgili geçmiş deneyimleri analiz edilir.
Duyusal hassasiyetler değerlendirilir.
Motor beceriler (çiğneme gibi) gözden geçirilir.
Aileye özel ev stratejileri sunulur.
Bu süreçte en önemli unsur, çocuğu zorlamadan, onu anlayarak ve güvenli bir ilişki kurarak ilerlemektir.
Sonuç: Yemek Mücadele Değil, Keyif Olmalı
Yemek zamanı, aileler için bir savaşa dönüşmemeli. Zorla, baskıyla ya da ödülle yemek yedirmek yerine, çocuğun yemekle sağlıklı bir ilişki kurmasını sağlamak uzun vadeli ve kalıcı bir çözümdür.
Eğer çocuğunuz yemek yemekte zorlanıyorsa, “zamanla geçer” demek yerine profesyonel destek almayı ertelemeyin. Bakırköy’deki kliniğimizde, çocuklara özel beslenme terapisi uygulamaları ile destek sağlıyoruz. Her çocuk farklıdır; önemli olan onun ihtiyaçlarını doğru analiz etmek ve uygun yaklaşımı belirlemektir.
